Kısa Kısa Gündem

Her konu için ayrı ayrı post atmak istemedim hepsi birleşik olsun. Öncelikle tabiki Ankaragücü. Çarşamba günü yönetimin yaşattığı antreman rezaletinden sonra dün Ahmet Gökçek klübü iyice yerin dibine soktu. Basın toplantısında da dedi mi hatırlamıyorum ama öğlen Lig TVde Futbol Gündemi programında ağzından aynen 'Zaten bildiğiniz gibi her klübe bir sezonda 2-3 tane hoca gelir gider' cümlesi çıktı. Zihniyete bak hizaya gel. Ayıp artık.

Yaptıklarının yine ali cengiz oyunları olduğunu hepimiz zaten biliyoruz. Yok sözleşme başkan seçilmeden bir gün önce imzalanmış, yok geçersizmiş. E o zamandan beri siz ne sıfatla para ödediniz Hikmet Karaman'a. Ama toplantının en komik kısmı Gökçek ailesinden bir bireyin 'etik'ten bahsetmesiydi. Karaman etik olmamış. Nedeni, şimdiye kadar olan alacaklarını alıp gitmeyi kabul etmeyip tazminatını istemesi. Ya kardeşim adamın HAKKI neden sana bıraksın babasının klübümü bu! Alıştınız tabi üzümlü kek gibi Türk antrenörlere evladımız ayakları çekip kadayıf gibi sözleşmeler yapmaya, şimdi böyle kendini koruyan, akıllanmış Hikmek Karaman ters geldi. Babanın desteğiyle klüp başkanı olmak kolay da adam olmak çok zor. Gerçi babaya bak oğlunu al. Senden adam olmanı beklemek aptallık zaten kusura bakma.

Andre Moritz 3 yıldır Türkiye'de. Kasımpaşa ile ikinci ligde de oynadı ve şimdi tekrar TSLde oynuyor. Dün gece Lig TVde 2ye1 adlı programda kendisiyle yapılan ropörtajı izledim. Tercümansız çatır çatır Türkçe konuştu bütün program. Acaip hoşuma gitti şahsen gıcık oluyorum burda yıllarca kalıp oyuncuların Türkçe öğrenmemesine yada bilse bile konuşmamasına. Demekki istersen oluyormuş. Bravo Moritz.

Son olarak, yine Vassell. Otelden atılırken elindeki Atatürk portresi varmış elinde. Her yerde Atatürk portresi gördüğünü, araştırdığını ve Ata'dan etkilendiğini söylemiş. Otelden satın almış ve bundan sonra gittiği her yerde duvarına asacağını söylemiş portreyi. Sanada bravo Vassell