Gecenin en rahat geçmesini beklediğim maçı, çok rahat geçmiş Lakers için. Gasol'ün dönüşüyle 108-93 kazanmışlar. İlk maçında 24s 13r ile oynayan Pau'nun formda olması onlar için ayrıca sevindirici. Bunun dışında Derrick Rose'un sezona yaptığı kötü başlangıçtan sonra, yavaş yavaş geçen seneki formuna dönüyor olması sevindirici. Ne Chicago Lakers'ın rakibi ne de Lakers Chicago'nun. Maçta bu havada geçmiş zaten. Gasol'ün de etkisiyle pota altı rotasyonu tamamlanan Lakers geçen seneki formuna ulaşacaktır diye tahmin ediyorum.
Gecenin tek süprizi. Paul olmadan 1 maç kazansalar iyidir, ikincisi mucize olur derken, 2. maçlarını Phoenix'i yenerek kazanmışlar. Bence mucize ve bu mucizenin baş mimarı da basketbol tarihinin en iyi şutorlerinden, veteran Peja Stojakovic olmuş. 7 üçlük isabetiyle 25s 13r. West'in 6 sayıyla oynadığı, Paul'un olmadığı maçta büyük fırsat kaçırmış Phoenix. New Orleans eğer Paul iyileşince, tekrar havaya girebilirse, kimsenin beklemediği süpriz sonuçlar çıkartabilir.
Gecenin son maçında Parker ve Ginobili'den yoksun San Antonio kendi sahasında Memo'nun oynamadığı maçta Utah'ı ağırlamış. Williams & Boozer & Millsap üçlüsü takımlarının attığı 90 sayının hepsinin altına imza koymuşlar (toplamda 59s 15a). Resmen maçı almışlar. Tabiki rol oyuncuları da görevlerini iyi yapmış olacaklar ki onlara bu kadar rahat oynama şansı doğmuş ve San Antonio'yu 83 sayıda tutmuşlar AT&T Center'da. Spurs'de ise Duncan, Jefferson ve George Hill çok iyi oynamış ama Utah'ın üçlüsü onları yenmiş. Maç 3e3 oynanmış olabilir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder