27 Eylül 2009 Pazar

Türkiye ve İspanya





Türkiye kulüplerinin nedendir bilinmez İspanya ile kimyası bir türlü uyuşmuyor. Benim ilk olarak hatırladığım Beşiktaş'ın 04-05 sezonunda takımın başına getirdiği Vicente Del Bosque ve onun küme düşen Celta Vigo'dan transfer ettiği Juanfrancisco Garcia. Vicente Del Bosque gibi kariyerli bir hoca sezon başında ard arda kötü sonuçlar alınca ve takım tam düzeldi taşlar yerine oturmaya başladı denilirken devre arasında önce Türkiye Kupası maçında İnönü Stadında Konyaspor ile 2-2 beraber kalınca görevine son verildi. Sabredilseydi neler olurdu kimse bilemez ama böyle kariyerli ve başarılı bir teknik adam için "Yeniköy Kasabı" gibi tabirler kullanılması gerçekten çok çirkindi. Beşiktaş'tan kovulan Del Bosque daha sonra İspanya milli takımının başına geçerek bizi hem Santiago Bernabeu'da hem de Ali Sami Yen'de yenerek aslında Beşiktaş yönetiminin ne kadar büyük bir hata yaptığını gösterdi. Ayrıca Beşiktaş kulübünden aldığı 8 milyon euroluk tazminat da bunun bir göstergesi. Ondan sonra Fenerbahçe, 2008 yılında İspanya'yı Avrupa Şampiyonluğuna taşıyan teknik adam Luis Aragones ile anlaştı ve onunla beraber 2007-2008 yılında La Liga'da gol kralı olan Daniel Güiza'yı takıma dahil etti. Ayrıca takımdan ayrılan Aurelio'nun yerine de Villarreal'de oynayan Josico transfer edildi. Fenerbahçe kulübü de Aragones ile bir türlü düzen tutturamadı ve ligi 4. sırada tamamladı. Orta sahada Josico pek bir varlık gösteremedi ve sakatlıklarla boğuştuğu sezonda 14 maç oynayıp hiç gol atamadan ülkesine geri döndü. Luis Aragones'in ise sözleşmesi karşılıklı olarak feshedildi. Büyük umutlarla transfer edilen golcü Daniel Güiza ise geçen seneyi 15 golle tamamlamasına karşın ne taraftarları ne de otoriteleri memnun edemedi. Bu seneye hızlı bir giriş yapmasına karşın son haftalarda suskun kalan İspanyol golcü tekrar tartışılmaya başlandı.

Türkiye'den İspanya ihraç ettiklerimiz içinde ise en başarılı olanlar Nihat Kahveci ve Tayfun Korkut. Nihat, 2001-2002 sezonun ortasında transfer olduğu Real Sociedad'da çok başarılı maçlar çıkardı ve Darko Kovacevic ile beraber oynadığı forvet hattında çok başarılı oldu. 2002-2006 yılları arasında oynadığı Real Sociedad'da 133 maçta 58 gol atan Nihat, daha sonra transfer olduğu Villarreal'de ise 34 maçta 18 gol attı.Nihat'tan önce İspanya'ya adım atan Tayfun ise 2000-2003 oynadığı Real Sociedad'da 78 maçta 9 gol attı. Ertesi sezon Espanyol'a transfer oldu ve 21 maça çıktı. Tayfun Korkut şu anda ise Real Sociedad geçn takımında antrenörlük yapıyor.

Tayfun ve Nihat'ın aksine Türkiye'de birkaç futbolcu da çok kısa İspanya maceraları yaşadı. Oktay Derelioğlu Las Palmas'a gidip 2 maç oynayıp ülkesine geri döndü. Arif Erdem Real Sociedad'da 2 maç, Fatih Akyel ise Mallorca'da 5 maç oynayıp geri dönüş yaptılar. Necati Ateş de Real Sociedad'da 33 maç oynayıp bu sene başında Antalyaspor'a transfer oldu.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder