14 Ocak 2011 Cuma

"Kaybeden" Psikolojisi

Ne oyuncu kalitesi ne teknik direktör ne de yönetim Fenerbahçe’nin en büyük sorunu. Benim düşüncem Fenerbahçe’nin su anki problemi takimin “kaybeden” kimliğine bürünmesi. Bunun gerçekleşmesine neden basta saydıklarım olabilir; ancak su anda çözülmesi gereken sorun bence bu ve bu sorun kesinlikle psikolojik. “Kaybeden” derken aslında demek istediğim bir anlamda özgüven kaybı ,kazanacak karakteri gösterme eksikliği ve yenilgiyi kolayca kabullenme. İsin en kotu tarafı takıma disardan gelenlerde bu havaya bürünüyor. Emre dışında takımda yenilgiye isyan eden kimse yok. Icerdeki maçlarda taraftar desteği (belki korkusu) oynatıyor takımı ama deplasmanlarda tik yok. Bu kadar uyuz, vurdumduymaz, isteksiz olamaz Fenerbahce. Kaybeden kimliği maalesef oyle kolay kolay geçecek birsey değil. -Bu arada kaybeden derken bu hakarette değil. Mesela Hector Cuper maalesef cok ciddi bi kaybedendir, Mourinho ise kazanan, ama belki Cuper kariyerinde hiçbir zaman rakibinden 5 gol yememiştir-


Takimin ruh halinin cok kotu olduğu maalesef ekrandan bile anlasiliyor. Fizik gucu neredeyse sifir takimin ve 10 gundur kampta bu takim! Futbolcular arasi bariz kopuluk var, kimse kimsenin arkasinda durmuyor. Mesela bugun Semih-Niang cift forvet oynuyorlar, sanirsiniz biri Malatyanin forveti de bizde yok diye odunc vermişler maçtan once. O kadar birbirlerinden alakasizlar. Stoch’a da bulasmis o ruhsuzluk virüsu maalesef. Daha once en az 10 kere izlemişimdir Stoch’u ve Fenerbahcedeki kadar kotu oynadigini daha once görmedim. Caner deseniz zaten neden alinir anlasilir gibi değil! Yobo-Lugano oyuncu kalitesi olarak Uche-Hogh’den sonra –bence- gelmiş en iyi defans ortasi ama önleri o kadar daginik ki, sürekli acik alanda teke tek yakalaniyorlar. Mehmet Topuz takim defansına muazzam katki yapsa da hücumda hic ama hic yok. Selcuk-Cristian ikilisine girmiyorum bile mazallah blogspottan ihraç olabilirim. Semih eskisi gibi degil, cok acik mutsuz olduğu. Niang’in geldiği halinden eser yok..


Butun bu problemleri saydiktan sonra cozumu ne derseniz, cozumu cok klişe ama radikal kararlar. Ne bu radikal kararlar derseniz, basta gerekirse yönetim olmak uzere, bu kaybeden ruhunu almis herkesin yerini daha iyi yapacaklara birakmasi. Aykut maalesef yanlis zamanda yanlis yerde oldu ve ,buyuk konuşmak istemem ama, bu saatten sonra bu takimda basarili olmasi neredeyse imkansiz. Takimda da bu kaybeden psikolojisindeki oyuncularla yollar ayrilmali. Aklima ilk gelenler Caner, Selcuk, Semih, Ugur Boral. Kotu oyuncu olduklari için degil bu ruhsuzluktan bence kurtulamayacaklari icin. Ornegin Besiktasin yaptigi yapılabilir Fenerbahce içinde. Dia, Stoch her ne kadar –bence- cok yetenekli olsalarda daha bu baskiyi kaldıracak, liderlik yapacak oyuncular degil. Alexten hic bahsetmedim biliyorum; cunku o konuda ne diyeceğimi bilemiyorum. Takimin lideri Alex, tamam, ama ben Alexte o liderlik vasfini tam anlamiyla göremiyorum. Mesela Pierrede vardi o liderlik vasfi. Bize su anda Pierre tarzında lider vasifli bir oyuncunun etrafında YABANCI ve ISIMLI bir teknik direktör ile kurulacak yeni bir takim lazim. Bence bunun disindaki hiçbir sey cozum olmayacak Fenerbahce için.

Simdi onde, lige devam edip etmeyeceğimizi belirleyecek, iki tane mac ve psikolojik olarak yikik bir takim var. Umarim onumuzdeki 10 gun içinde en azindan o iki maci kazanip iddayi sürdürecek kadar takimi hazirlar Aykut Hoca. Yoksa ucuncu haftadan itibaren onumuzdeki sezonun yapilanmasi olusturulmali. Tipki simdi Besiktasin yaptigi gibi.

Resimler: ww.antu.com

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder